twei
★★★★
- Katılım
- 30 Haziran 2025
- Mesajlar
- 723
- Tepkime puanı
- 1,396
- Puanları
- 93
bugün @kekomancer ile konuşurken aklıma geldi,
Branded 2012
film dümdüz iki büyük ekonomik sistemin de eninde sonunda kötü olduğunu anlatıyor
tekrar izlerken aklıma çok eski bikaç film daha geldi. wiki sayfasında da bahsi geçmiş bi tanesini daha önereyim. o eski efekler ve makyajların verdiği tadı seviyorsanız örneğin The Thing 82 sevdiyseniz bunu da seversiniz gibi They Live 1988.
hadi bi de içimden geldi Good bye Lenin önereyim, beni sıkmıştı izlerken ama bağlantılı bir film sayılır.
Branded 2012
film dümdüz iki büyük ekonomik sistemin de eninde sonunda kötü olduğunu anlatıyor
insan bir kavramı analoji ile gerçek dünyadaki ona benzer bir karşılık ile doldurmayı oldukça verimli buluyor. hele de bir başkası senin yerinize bunu düşündüyse, kavramı çevrelemene, üzerine düşünmene gerek yok. insanlar binlerce yıldır karşılaşmadıkları devasa şirketlerle çevrelenmiş durumdalar. hem tarihi anlatılarda hem dini anlatılarda hem de bireysel deneyimlerde bu yumaklığı anlatmak için önce bildikleri yaratıklardan canavarlar üretmişler, sonra da insansı canavarlar üretmişler. kimi zaman insan topluluklarının davranış biçimlerini de canavarlara benzetmişler. filmde bu şirketler ve markalar aslında çoğu anlatıdaki gibi organize insan topluluğunu farklı canavarlara benzetiyor.
bu yağmacı doymak bilmeyen canavar şirketlerin tüm çalışanları belki yırtıcı veya yaratık değil fakat tüm organizasyonun ortaya çıkarttığı davranış şekli bu. ufak tefek kural farklılıkları her ölçeklerde değişen davranışları açığa çıkarıyor. örneğin nöro pazarlama yani sizi belli ürünlere bağımlı yapmak üzerine çalışan yüz binlerce çalışan var. bunların bir kısmı bilim üreterek buna katkı veriyor, belki bir kısmının bulgularının neyle sonuçlanacağı konusunda fikri bile yok. fakat bu ufak tefek birikimler yırtıcı şirketlerin elinde sizi sonsuz bir döngüye sokmak için binlerce farklı şekilde gerçek dünya deneyimi ile de tastikleniyor. belki sen ben biz buna karşı dayanıklı olduğumuzu düşünebiliriz fakat kimsenin sistemi tüm bu ataklara dayanıklı değil.
bu yağmacı doymak bilmeyen canavar şirketlerin tüm çalışanları belki yırtıcı veya yaratık değil fakat tüm organizasyonun ortaya çıkarttığı davranış şekli bu. ufak tefek kural farklılıkları her ölçeklerde değişen davranışları açığa çıkarıyor. örneğin nöro pazarlama yani sizi belli ürünlere bağımlı yapmak üzerine çalışan yüz binlerce çalışan var. bunların bir kısmı bilim üreterek buna katkı veriyor, belki bir kısmının bulgularının neyle sonuçlanacağı konusunda fikri bile yok. fakat bu ufak tefek birikimler yırtıcı şirketlerin elinde sizi sonsuz bir döngüye sokmak için binlerce farklı şekilde gerçek dünya deneyimi ile de tastikleniyor. belki sen ben biz buna karşı dayanıklı olduğumuzu düşünebiliriz fakat kimsenin sistemi tüm bu ataklara dayanıklı değil.
tekrar izlerken aklıma çok eski bikaç film daha geldi. wiki sayfasında da bahsi geçmiş bi tanesini daha önereyim. o eski efekler ve makyajların verdiği tadı seviyorsanız örneğin The Thing 82 sevdiyseniz bunu da seversiniz gibi They Live 1988.
hadi bi de içimden geldi Good bye Lenin önereyim, beni sıkmıştı izlerken ama bağlantılı bir film sayılır.